Kalbinle Zaman Geçir

Herkese Merhaba,

Korku.

Hayatı iştahla yaşamanın önündeki en büyük engel. Hepimizinki birbirinden farklı.

Kimi zorluklarla mücadele etmekten korktuğu için yerinde sayıyor, kimi başkaları tarafından ‘başarısız’ olarak tanımlanacağı endişesi için…

Kimi başarının kıskançlığa sebep olacağını düşünüyor, kimi düşünce kalıplarında kendini yetersiz sandığı için devam edemeyeceğinden…

Ve kendimizi küçültüyoruz. İsteklerimizi yok sayıyor, ruhumuzda doğduğumuz ilk günden beri bulunan özel yeteneklerimizi görmezden geliyoruz. Kendimiz olmaktan vaz geçiyoruz. Kendimiz olmanın bize sadece eleştiri, zorluk, kaygı getireceğini sanıyoruz.

Kendimizi küçülttükçe asıl olmamız gereken bizden, hayattan giderek uzaklaşıyoruz, uzaklaştıkça kocaman denizin ortasında minik bir sandalda tek başımıza duruyormuş gibi hissediyoruz.

Böyle olunca da iştahla yaşama ihtimali bizim için artık ortadan kalkıyor. Hem zaten 40 yaşındayızdır, kendimiz de değilizdir, bu ülkenin de hali ortadadır ve tabii insanlar da hep kötüdür. Kendi kendimize hevesimizi kaçırdığımızı, korkumuzdan yaşamak dahi istemediğimizi anlayamıyoruz bile.

Genelde bu tip kişisel gelişim ve koçluk çalışmalarında ‘kim olduğumuz’ ve ‘kim olmadığımız’ üzerinden gideriz. Sonrasında da ‘onun yerine kim olmak istediğimizden’.

Şu anki halinin yerine kim olmak isterdin?

Geleceğinin neye benzemesini istiyorsun?

Bu hayattan beklentin ne?

Yani vizyon soruları. Tamamen kendinize ait bir bakış açısı. Belki de şimdiye kadar sımsıkı sarıldığınız düşünce kalıplarınızın aksine.

Vizyon, gelecekteki yaşamımızı aktif olarak şekillendirmemize yardımcı olur. Hayatınızı, gitmesini istediğiniz yöne yönlendirmek için genel bir tutumdur. Vizyon, ulaşamayacağınızı düşündüğünüz niteliklerle ilgilidir. Bir vizyonunuz varsa yola çıkabilir, harekete geçebilir ve bir şeyleri başarabilirsiniz.

Vizyon, maddi yönler içerebilir. Sınır, kural veya yasa tanımazlar. Kişisellerdir. Ancak bu vizyona teslim olmanız, nitelik ve vasıfları onunla ilişkilendirmeniz, bu bağlamda beceri geliştirmeniz önemlidir. Kendi filminizi çekmek ve nefes kesecek anlar yaşamak için vizyon gereklidir ve vizyonlar somut olmalıdır.

Vizyonunuz sizin rehberinizdir. Ona sadece kendin gidebilirsin. Bir başkası senin yerine bunu yapamaz ancak yoluna, arkadaş olabilir. Vizyon, ‘her şeyi başarabilecek güce sahibim’ kabulüdür. Yaptıklarınızdan ve yapmadıklarınızdan tamamen sizin sorumlu olduğunuzu ve bunun dışındaki her şeyin bahane olduğunu fark etmenizdir.

Vizyonların değişmesine izin verilir. Sonuçta biz de değişiyoruz. Kendinize ve vizyonunuza bakın ve sürekli kontrol edin.

Minik bir vizyon egzersizi ile yazımı sonlandırıyorum:

Bir an için gözlerini kapat. Kalbinden derin nefes al ve ver. Gülümsemeni içinden hissetmeye başla. Kalbinin gülümsediğini hayal et. Hücrelerinin nasıl gülümsediğini, tüm organlarının nasıl gülümsediğini, içinde nasıl güzel, huzurlu bir gülümseme durumu yarattığını imgele. Burada kal. Derin nefes al ve derin nefes ver. Kalbiniz sizin gurunuzdur. Başka birine ihtiyacınız yok. O doğru yolu biliyor. Doğanızla, ruhunuzla, sonsuz sevgi kaynağıyla bağlantı kurun. Kalbinizle bağlantı kurmayı hayatınızdaki en önemli öncelik haline getirin. Mümkün olduğunca sık buraya dönün ve zamanınızı burada geçirin. Çünkü ancak kalbimizden yaşadığımızda gerçekten iştahla yaşarız. Derin bir nefes alın ve derin bir nefes verin. 

Paylaş

Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır. Zorunlu alanlar * ile işaretlenmiştir

Çantanız
Alışveriş sepeti Çantanız Boş